27 Ağustos-6 Eylül tarihleri arasında düzenlenecek 82. Venedik Film Festivali’nin programı açıklandı. Ana yarışmasında Sorrentino’dan Jarmusch’a, Kathryn Bigelow’dan Guillermo del Toro’ya pek çok yıldız yönetmenin yeni filmlerini bir araya getiren festivalin yan bölümlerinde de yıl boyunca adından söz ettirecek pek çok film var:
Luca Guadagnino’nun yeni draması After the Hunt (2025), Mamoru Hosoda’nın yeni animesi Hateshinaki Scarlet (2025), Werner Herzog belgeseli Ghost Elephants (2025), Tsai Ming-liang’ın Back Home’u (2025), Sofia Coppola’nın moda tasarımcısı Marc Jacobs’a dair kişisel belgeseli Marc by Sofia (2025), Lucrecia Martel’in Arjantin’de yerli halka yönelik devlet şiddetini konu alan belgeseli Nuestra Tierra (2025) ve daha niceleri… Ancak biz şimdilik festivalin ana yarışmasına odaklanalım ve Venedik’in merakla beklediğimiz 10 yarışma filmine yakından bakalım.
The Grace / La Grazia (Yön. Paolo Sorrentino)
82. Venedik Film Festivali’nin açılışını Paolo Sorrentino’nun yazıp yönettiği The Grace (2025) yapacak. Yönetmen kariyerinin başından bu yana neredeyse her filminde birlikte çalıştığı, beraber sayısız başarılara imza attığı Toni Servillo’ya bu filmde de başrolü teslim ediyor. Bir başbakanın iktidarının son günlerinde geçen film, politik arka planı olan bir aşk hikâyesi anlatıyor. Uzun yıllardır Servillo’yla birlikte bir aşk filmi yapmak istediğini söyleyen Sorrentino’ya göre aradıkları öyküyü The Grace’te bulmuşlar. Çekimleri Roma ve Torino’da gerçekleştirilen filmde Toni Servillo’ya Anna Ferzetti, Orlando Cinque, Massimo Venturiello gibi isimler eşlik ediyor. The Grace’in uluslararası dağıtım haklarının MUBI’de olduğunu da ekleyelim.
Bugonia (Yön. Yorgos Lanthimos)
Yorgos Lanthimos Kinds of Kindness’ı (2024) takip eden yeni filminde bir kez daha Emma Stone ve Jesse Plemons’ı bir araya getiriyor. 2003 tarihli Güney Kore filmi Save the Green Planet!’in yaratıcı bir yeniden yapımı olan Bugonia (2025), büyük bir ilaç şirketinin yönetim kurulu başkanı olan Michelle ile uzaylı olduğuna ikna oldukları için onu kaçırmaya karar veren iki komplo teorisyeninin öyküsünü anlatıyor. Lanhtimos sinemasının her zamanki tekinsizliğine ve absürd mizahına sahip olan film, görsel açıdan da yönetmenin bugüne kadar benimsediği tuhaf üslupla tutarlı görünüyor. Lanthimos filmlerinin alamet-i farikalarıyla Güney Kore tür sinemasının çılgın enerjisinin birleşiminin ortaya nasıl bir sonuç çıkaracağı merak konusu.
Father Mother Sister Brother (Yön. Jim Jarmusch)
Geçtiğimiz aylarda Cannes programına seçilmemesi büyük gürültü koparan Father Mother Sister Brother (2025), Jim Jarmusch’un Venedik Film Festivali’nde yarışan ilk filmi olacak. Üç bölümden oluşan bu aile hikâyesinin ‘Baba’ başlıklı bölümü ABD’nin kuzeybatısında, ‘Anne’ başlıklı bölümü Dublin’de, ‘Sister Brother’ başlıklı son bölümü ise Paris’te geçiyor. Jarmusch’un 2019 yapımı The Dead Don’t Die’dan beri imza attığı ilk kurmaca film olan Father Mother Sister Brother’ın başrollerinde Cate Blanchett, Adam Driver, Vicky Krieps, Tom Waits, Mayim Bialik ve Charlotte Rampling gibi yıldızlar yer alıyor. Filmde Jarmusch’un her zamanki gibi aile ilişkilerine, aşka ve dostluğa kendine özgü üslubuyla yer yer melankolik, yer yer mizahi bir bakış attığını tahmin etmek güç değil.
Frankenstein (Yön. Guillermo del Toro)
Guillermo del Toro'nun heyecanla beklenen filmi Frankenstein (2025) da prömiyerini Venedik Film Festivali’nde yapacak yapımlardan biri. Fantastik sinemada ve korku/gerilim türünde rüştünü çoktan ispatlamış olan Meksikalı yönetmen, son yıllarda kazandığı büyük başarılarla birlikte Hollywood’un aranan isimleri arasına girdi ve şimdi de “en sevdiğim roman” dediği Mary Shelley klasiğini perdeye uyarladı. Başrollerde Oscar Isaac, Jacob Elordi, Mia Goth ve Christoph Waltz’a yer veren Frankenstein’da romanın dünyası ile del Toro’nun sinema estetiğinin nasıl bir birliktelik oluşturacağı merak konusu. Netflix yapımı Frankenstein’ın festival gösterimlerinin ardından Kasım ayında platformda yayına girmesi bekleniyor.
A House of Dynamite (Yön. Kathryn Bigelow)
Usta yönetmen Kathryn Bigelow da The Hurt Locker (2008), Zero Dark Thirty (2012) ve Detroit’i (2017) takip eden yeni politik gerilimi A House of Dynamite’la (2025) Venedik ana yarışmasında yerini alıyor. Kaynağı bilinmeyen bir füzenin ABD topraklarına isabet etmesinin ardından Beyaz Saray’da yaşanan siyasi krizi konu alan film, yetkililer arasındaki anlaşmazlıkları gerçek zamanlı bir anlatıyla aktarırken gerilim duygusunu sürekli diri tutmayı hedefliyor. Ulusal güvenliğin tehdit altında olması, ahlaki açıdan yüzleşilen ikilemler ve baskı altında doğru karar alma çabası gibi Bigelow’un çok sevdiği temalara yer veren filmin başrollerinde Idris Elba, Rebecca Ferguson, Jared Harris, Moses Ingram ve Tracy Letts gibi isimler var.
Jay Kelly (Yön. Noah Baumbach)
Noah Baumbach’ın senaryosunu İngiliz oyuncu Emily Mortimer’la birlikte yazdığı Jay Kelly (2025), ünlü oyuncu Jay Kelly (George Clooney) ile menajeri ve yakın dostu Ron (Adam Sandler) arasındaki ilişkiye odaklanıyor. İkili New York’tan Londra’ya, Milano’dan Toskana’ya uzanan yolculukları boyunca aşk, dostluk, şöhret ve yaşlanma gibi meseleler üzerine hasbıhal ediyor. Clooney ve Sandler’ı bir araya getirerek heyecan verici bir tercih yapan bu komedi/dramanın oyuncu kadrosunda Laura Dern, Billy Crudup, Riley Keough, Greta Gerwig, Patrick Wilson ve Jim Broadbent gibi farklı kuşaklardan yıldızlar da bulunuyor. Jay Kelly, kasım ayında bir süreliğine sinemalarda da gösterildikten sonra Netflix’te izleyiciyle buluşacak.
No Other Choice (Yön. Park Chan-wook)
Son olarak Decision to Leave’e (2022) imza atan Park Chan-wook yeni filminde Donald Westlake’in 1997’de yayımlanan The Ax adlı gerilim romanını perdeye uyarlıyor. No Other Choice (2025), işten atıldıktan sonra bir türlü yeni bir iş bulamayan ve ailesini geçindirmekte zorlanan bir adamın kendi alanındaki potansiyel rakiplerini bir bir öldürmeye başlamasını ve bu sayede iş bulma şansını arttırmaya çalışmasını konu alıyor. Kara komedi, psikolojik gerilim, sınıf anlatısı ve kapitalizm eleştirisini bir potada eriten filmin başrolünde ise, Park’ın pek çok filminde birlikte çalıştığı ve son dönemde Squid Game’le (2021-2025) yıldızı yeniden parlayan Lee Byung-hun yer alıyor.
The Smashing Machine (Yön. Benny Safdie)
Benny Safdie’nin kardeşi Josh Safdie olmadan tek başına yönettiği ilk filmi The Smashing Machine (2025), ABD’li dövüşçü Mark Kerr’ün inişli çıkışlı kariyerini anlatan bir biyografik yapım. Ağır bir makyaj altında, büyük bir fiziksel dönüşüm geçiren Dwayne Johnson’a Emily Blunt’ın eşlik ettiği film, dövüşçünün uluslararası şöhrete ulaştığı ve iç hesaplaşmalarla boğuştuğu döneme karşılık gelen 2000 yılında geçiyor. Kerr’ün çıktığı müsabakaları, ağrı kesici ilaçlara bağımlılığını, Dawn Staples’la yaptığı evliliği takip eden The Smashing Machine, dövüş sporları dünyasının görkemini ve karanlık boyutunu resmetme biçimiyle akıllara Darren Aronofsky imzalı The Wrestler’ı (2008) da getiriyor.
The Stranger / L’Étranger (Yön. François Ozon)
François Ozon yeni filminde varoluşçu edebiyatın başyapıtları arasında yer alan Albert Camus klasiği Yabancı’yı beyazperdeye uyarlıyor. 1938 yılında geçen The Stranger (2025), Cezayir’de yaşayan otuzlu yaşlarındaki sömürge bürokratı Meursault’yu annesinin ölümünden sonra çevresine ve topluma gitgide yabancılaştığı süreçte takip ediyor. Meursault’nun sebepsiz yere işlediği cinayet ve takip eden dava sürecindeki kayıtsızlığı, izleyiciyi varoluşun anlamsızlığıyla yüzleşmeye davet ediyor. Daha önce Ozon’un Summer of 85 (2020) filmiyle Umut Vaat Eden Oyuncu dalında César Ödülü kazanan Benjamin Voisin’i başrole taşıyan filmin oyuncu kadrosunda Rebecca Marder, Pierre Lottin, Swann Arlaud ve Denis Lavant gibi isimler de yer alıyor.
Silent Friend (Yön. Ildikó Enyedi)
2017’de On Body and Soul filmiyle Berlinale’de Altın Ayı kazanan Macar yönetmen Ildikó Enyedi’nin yeni filmi Silent Friend (2025), yüz yılı aşkın bir süreye yayılan üç ayrı öyküden oluşuyor. Öykülerin odak noktasında, Almanya’nın Marburg kentindeki bir botanik bahçesinde bulunan görkemli bir ağaç var. Ağacın perspektifinden insanların dünyasına bakan yönetmen, insanlar arasındaki iletişimsizliği, empati eksikliğini, duygusal arayışları ele alıyor. Tony Leung, Léa Seydoux, Luna Wedler, Enzo Brumm ve Sylvester Groth gibi oyuncuları bir araya getiren Silent Friend’in Ildikó Enyedi’nin önceki filmleri gibi insana ve doğaya dair ağır tempolu, huzurlu ve tefekkür yüklü bir mesel niteliği taşıdığını tahmin etmek güç değil.
Venedik Film Festivali'nin öne çıkan filmleri Türkiye’de ne zaman İzlenebilecek?
Venedik Film Festivali’nde prömiyer yapan filmlerin pek çoğunun Türkiye’de ne zaman ve nerede izlenebileceği henüz belirsiz. Fakat bu sayfaya göz atarak bu yapımlarla ilgili güncel streaming seçeneklerinden haberdar olabilirsiniz.